26 Aralık 2018 Çarşamba

İçdaş Dünya Devlerine Gemi Üretiyor

Bülend Engin'in Genel Müdürlüğünü yaptığı Türkiye'nin en önemli ağır sanayi kuruluşlarından olan İÇDAŞ, 3 yılda 7 kimyasal tanker, 5 genel kargo gemisi, 2 römorkör ve bir pilot botu inşa edip, ihracata başladı.

Çanakkale'nin Biga ilçesindeki tersanelerinde inşa edilen  Almanya, Danimarka ve Kanada'daki dünyanın önde gelen armatörlerine siparişle gemi üreten İÇDAŞ, Amerika ve Avrupa'nın birçok ülkesinden gelen talepler doğrultusunda iş bağlantısı için görüşmelerini sürdüreye devam etmektedir.

İÇDAŞ AŞ Gemi İnşa ve Pazarlama Temsilcisi Kayhan Bilekdemir, Biga'da bulunan tersanelerinde inşa ettikleri gemilerin tamamının Uluslararası Klas Kuruluşları Birliği (IACS) üyelerinin kontrolünden geçerek üretildiğini belirtti. Gemilerin tamamının Türk mühendislerinin yerli dizayn imkanları kullanılarak yapıldığını, ülke ekonomisine önemli oranda döviz girdisi sağladıklarını anlatan Bilekdemir, yeni inşa anlaşmalarında sadece alanında profesyonel, ciddi firmalar ile iletişim kurduklarını vurgulayarak, buradaki tersanelerinde üretilen gemilerin dünyanın birçok ülkesindeki denizlerde hem ülkemizi hem de Çanakkale'yi temsil ettiğini anlattı.
"Piyasa koşulları gereği inşası tamamlandıktan sonra işletmemize aldığımız kimyasal tankerlerimizde sadece bitkisel yağlar ve pahalı kimyasallar gibi özel yüklerin taşıması yapılmıştır. Tankerlerimiz ürün tankeri olarak kullanılmaktan ziyade tank kaplamasının müsaade ettiği tüm agresif kimyasallarla birlikte aromatik hidrokarbonlar, alkol türevlerinin taşımacılığında kullanılmıştır. Gemilerin teknik kabiliyeti ve tanker işletmedeki tecrübemiz ile 2012-2018 döneminde kaza, çevre kirliliği ve ticari kayıp yaşanmamıştır. Bunda tersanemizde inşa ettiğimiz gemilerde operasyonel kabiliyetlerin, çevre ve emniyet kültürü ile ele alınarak tasarlanıp hayata geçirilmiş olmasının rolü büyüktür."
- "Ülkemize döviz girdisi sağladık"

Türk mühendislerinin dizaynıyla inşa ettikleri tankerlerin satışının 2016-2019 yıllarında yapıldığını belirten Bilekdemir, şunları aktardı:
"Satılan tankerlerimiz 2 adet kaplama kimyasal tanker ve 1 adet paslanmaz kimyasal tanker olarak toplamda 7 tanedir. Son 3 yıl içinde 7 kimyasal tanker, 5 genel kargo gemisi, 2 römorkör ve bir pilot botu inşa ettik. Tankerimizi sektörde öncü Danimarkalı, Alman ve Kanadalı birinci sınıf armatörlere ihraç ederek ülkemize döviz girdisi sağladık. Satış amaçlı olmayıp, tersanemizde, kendi yüklerimiz ve ihtiyacımız için inşa ettiğimiz genel kargo gemilerimizi yine kendimiz işleterek hem gemi inşası hem de işletmesi sürecinde ülkemizde işçi, mühendis ve gemi adamı istihdamı yaratılmakta ve gemi inşa yan sanayisi de canlandırılmaktadır."
Bilekdemir, inşa edilen gemilerin Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) gereklilikleri doğrultusunda "TIER III" standartlarında nitrojen oksit salınımı, Balast Suyu Arıtma Sistemi bakımından uluslararası kurallara uygun ekipmanlarla donatıldığını söyledi.


- "Gemiler dünya devi armatörlerin ilgisini çekti"
Yüksek kapasite ve ulaşım ile düşük gider ve yakıt sarfiyatı gibi hesaplamaların yapıldığını, bu sayede inşa edilen gemilerinin daha uzun seyir süreleri  ve daha fazla yük taşıma kapasitesine ulaştığını anlatan Bilekdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İÇDAŞ'ın yerli mühendislerince yapılan bu hesaplamalar sayesinde gemilerimiz neredeyse işletmelerine yarı yarıya düşük maliyet oluşturuyor. Bu durumda dünya devleri arasında yer alan armatörlerin büyük ilgisini çekmekte. Tabii ki bizler gemi inşa ettiğimiz armatörler konusunda çok seçiciyiz. Çünkü kendi marka değerimizin kıymetini biliyoruz. Burada kötü işletilecek bir geminin piyasadaki yansıması bize olumsuz geri dönüş sağlayabilir. Bu nedenle de alanında uzman, kendisini ispatlamış, sektöründe hakim armatörlerle çalışmayı tercih ediyoruz. Şu ana kadar Danimarkalı, Alman ve Kanadalı birinci sınıf armatörlere gemi ürettik. Amerika'dan ve Avrupa'nın birçok ülkesinden gelen talepler konusunda görüşmelerimiz sürmekte."
Bilekdemir, Çanakkale'de yapılan gemilerin yüksek standartlarda, sofistike ve son teknolojiyle donatıldığını vurguladı.
Paslanmaz kimyasal tankerlerin 110 metre boyunda ve 18 metre genişliğinde ölçülere sahip olduğunu belirten ve 14 ayda tamamlanan "İÇDAŞ-29" isimli tankerin Almanya'daki bir firmaya ihraç edildiğini, firmanın göz bebeği konumundaki ekonomik genel kargo gemilerinin ise filonun yenilenen modern, ekonomik ve çevreci yüzü olarak tanındığını dile getirdi.

14 Aralık 2018 Cuma

Biga'da Bulunan Fen Lisesi Ve Anaokulu Törenle Açıldı!


İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi A.Ş tarafından Çanakkale'nin Biga ilçesinde, İÇDAŞ Fen Lisesi ve Anaokulu tören ile birlikte açıldı.

Biga'da İstiklal Mahallesi Şehir Parkı yakınında düzenlenen törene, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Biga Kaymakamı Mustafa Can, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin, Belediye Başkanı İsmail Işık, Çanakkale İl Milli Eğitim Müdürü Osman Özkan, AK Parti İlçe Başkanı Ahmet Şahin ve Çanakkale vatandaşları katıldı.


Törende konuşma yapan İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin ilk etapta 40 bin metre kare ikinci ve üçüncü etapları ile 100 bin metrekare kapalı alanı aşacak olan mekatronik eğitim ağırlıklı Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsünün 11 Haziranda temelinin atılmaya başlanacağını duyurdu. Konuşmasında İÇDAŞ'ın dışarıdan teknik eleman transfer etmediğini belirten Engin, "İÇDAŞ kendi ihtiyacı olan bu elemanları kendi bünyesinde yetiştirir. Sertifikasını verir ve işini aşını paylaşır. İÇDAŞ özel okul, özel hastane yapmadı yapmayacak. Yaptığımız okulları daima devletimize, Milli Eğitim Bakanlığına devrettik" diye konuşmasına devam etti.

Çanakkale Valisi Orhan Tavlı ise, "İÇDAŞ Fen Lisesi ve Anaokulunun bin 135 metre kare arsaya iki katlı bin 250 metre kare kapalı alana sahip 4 derslikli olarak İÇDAŞ Anaokulu Kasım 2017'de eğitim öğretime başlamış olup 7 öğretmeni ve 137 öğrencisi bulunmaktadır. Okullar bölgesinde haziran 2017'de yapımına başlanılan 8 bin 590 metre kare kapalı alana sahip İÇDAŞ Fen Lisesinin 19 derslikli, fizik, kimya, biyoloji laboratuvarları bir beden eğitimi salonu ve bir çok amaçlı salonu bulunuyor. Atatürk Fen Lisesinin şu anda binasında 402 öğrencisi ve 45 öğretmeni bulunmaktadır." ifadelerini kullandı.

20 Kasım 2018 Salı

Çanakkale'de Assos Antik kent Döneminden kalan 2 bin Yıllık 'spor' Kalıntısı

Çanakkale'de yer alan Assos Antik Kenti dönemi sporcuların güneşten korunmak amacıyla vücutlarına sürdükleri zeytinyağını temizlemek için kullanmış oldukları bronz ve demirden yapılmış olan  2 bin yıllık "strigiler" bulundu.

Çanakkale Ayvacık ilçesine bağlı olan Behramkale köyünde yer alan Assos Kentti döneminde sporcuların antreman ve yarışmalara çıkmadan önce güneşten korunmak için vücutlarına sürdükleri yağdan kurtulmak için kullandıkları "strigiler" adı olarak bilinen kazıma aletidir. Kazıma aletinin şekli yarım ayıandırarak bronz ve demirden yapılmaktadır. 

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇÖMÜ) Fen Edebiyat fakültesi Arkeoloji Bölümü ve Assos Antik Kenti kazı heyeleti başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan yaptığı açıklamada, "2018 yılı kazı döneminin Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ve maddi desteği olan İÇDAŞ ana sponsorluğunda sürdüğünü belirtti." Bu dönem kazılarında bölgede önemli verilere ulaştıklarını vurgulayan Arslan, bunlardan birinin ise antik çağda vücutlarına sürdükleri koruyucu yağdan arınmak isteyen sporcuların kullandığı strigilisler olduğuna işaret etti.

Arslan, 2 bin yıl önce günümüzdeki gibi güneşten koruyucu kremler bulunmadığı için bu nedenle özellikle sporla uğraşanların zeytinyağından faydalandıklarını belirterek. "Bu dönem kazılarda çok sayıda strigilis adını verdiğimiz malzemelere rastladık. Bunlar bronzdan yapılmış malzemeler. Genellikle sporcular tarafından kullanılıyor o dönemde. Strigilis bazen demirden yapılıyor ama en çok bronzdan yapılmış örneklerini biliyoruz. Şekil olarak yarım ayı andıran bir yapıya sahip." diye konuştu.



19 Kasım 2018 Pazartesi

İÇDAŞ'dan, Çanakkale'deki Deniz Canlıları İçin Yaşam Alanı

İÇDAŞ, Çanakkale'nin Biga ilçesindeki deniz canlıları için yaşam alanları oluşturulması ve balık popülasyonunun artırılması amacıyla  4 yıl önce faliyete geçen "Yapay Resif" projesi yıl sonunda tamamlanması planlanmaktadır. Değeri 3 milyon lira olan yapay resif projesi balık ve diğer deniz canlılarının popülasyonunu artırarak proje başarılı bir şekilde ilerlemektedir.

İÇDAŞ'ın, üretim tesislerinin bulunduğu Çanakkale'nin Biga ilçesi açıklarında 4 yıl önce başlatılan ve yıl sonunda tamamlanması planlanan 3 milyon liralık yapay resif projesi, balık ve diğer deniz canlılarının popülasyonunu artırdı.

İÇDAŞ'ın, ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi iş birliğiyle hazırladığı 4 yıllık proje kapsamında, bugüne kadar 2 bin adet yapay resif bin 570'i, Biga'nın Değirmencik, Kemer ve Bekirli köyleri açıklarında denize indirildi.

Proje daha tamamlanmadan, balık ve diğer deniz canlılarındaki artış, bölge balıkçısının yüzünü güldürürken, geri kalan 430 yapay resifin bu yıl sonuna kadar denizle buluşturulması hedefleniyor.

İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi AŞ Liman Müdürü Türker Özman, yaptığı açıklamada, İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'in talimatıyla 4 yıl önce başlatılan projenin, bu yıl sonunda tamamlanacağını belirtti.

Özman, firmaya ait tesislerin bulunduğu çevre köylerin büyük çoğunluğunun geçimini balıkçılıktan sağladığını ve yasak avcılık faaliyetlerini önlemek ve kalıcı bir çözüm olacağını dile getirdi.

"Balıkçılarımız bu durumdan çok memnun"

Tarım ve Orman Bakanlığından 2 bin adetlik yapay resif izni alındığını anlatan Özman, şöyle dedi:


"Şu ana kadar bin 570 adet yapay resif denizle buluşturuldu. Toplam maliyeti yaklaşık 3 milyon lira olan bu proje denizlerdeki balık çeşitliliğinin de artmasına vesile olacak. Balıkçılarımız bu durumdan çok memnun. Kalan 430 adet resifi de bu yıl sonuna kadar denizle buluşturacağız. 4 yıl önce başlanan bu faaliyetin sonuçlarını şimdiden almaktayız. Denizlerimizin balık popülasyonunda artış, deniz florasındaki olumlu gelişim çok belirgin olarak gözlenmekte. Hem ÇOMÜ Deniz Bilimleri Fakültesinin yaptığı dalışlarla hem de çevredeki balıkçılık faaliyetlerinde çıkan balık çeşitleriyle bu gelişmeler çok net bir şekilde ortaya çıkmaktadır."

ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Su Ürünleri Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü Avlama Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz da yapay resiflerin denizdeki canlılığın devamı için çok önemli olduğunu belirtti.

Ayaz, bunun en önemli örneğinin İÇDAŞ fabrikalarının sahiline konuşlandırılan yapay resifler olduğuna dikkati çekerek, şunları aktardı:

"Doğal resifler, ağ balıkçılığı tahribatından dolayı üzerleri ağlarla örtülü ve etkisiz halde. Bu yüzden kıyı bölgelerinde yeni habitatlara ihtiyaç duyuluyor. Yapay resifler balıkların üremesine katkı sağlayan düzenekler. Bunlar genelde içi delikli beton bloklar halinde yapılıyor. Doğala en yakın malzeme olduğu için beton kullanılıyor. ÇOMÜ'lü öğretim üyelerinin proje aşamasında bizzat yer aldığı bu çalışmada denizdeki canlılığın korunması ve çeşitliliğin çoğalması asıl hedeflerin başında geliyor."

"Balık popülasyonu gittikçe artıyor"

Bölge balıkçılarından Hüseyin Pırnal, daha önce görmedikleri türleri bu resifler sayesinde avladıklarını belirtti.

Pırnal, yapay resifle İÇDAŞ sayesinde tanıştıklarını ifade ederek, şunları dile getirdi:

"Özellikle son birkaç yıldır güzel lüfer yakalıyoruz. Sularımızda olmayan çipura var. Daha önce yoktu mesela ama bu resifler kurulduktan sonra şu an çipura da yakalıyoruz. Mercan bile var. Balık popülasyonu gittikçe artıyor. Ben 35 yaşındayım. Daha önce sahillerimizde hiç görmediğim balıkları avlıyorum ve çok mutluyum. Yapay resiflerin katkısı çok büyük. Onlar denize bir koydu, biz bin avladık."

Murat Horoz da özellikle hafta sonları sahilde olta atacak yer bulamadıklarını söyledi.

Horoz, bunun mutluluk verici bir durum olduğunu dile getirerek, "Bölgemizde şu an denize atılan resiflerle hiç olmayan balık türleri de gelmeye başladı. Melanur, eşkina gibi daha önce olmayan balıkları bugün bölgemizde bulabiliyoruz. Resifler balıklara yuva, yatak oldu." dedi.

12 Ekim 2018 Cuma

Çanakkale'de Cami Yarım Kalamazdı

Çanakkale Onsekiz Mart üniversitesi Terzioğlu Kampüsü"ndeki 20 bin kişi kapasiteli, 6 minareli caminin tamamlanması için işe el atan İÇDAŞ"ın Genel Müdürü Bülend Engin, gazetemizin sorularını samimiyetle yanıtladı. Genel Müdür Engin, sürecin nasıl başladığını, "Hepimiz Çanakkale ruhuyla var olduk. Çanakkale varlığımızın temeli, maneviyatımızın ve birliğimizin sebebidir. Çanakkale"de bir camimizin yarım kalmasını kabul edemez, duyarsız kalamazdık" ifadeleri ile aktardı.

Çanakkale Onsekiz Mart üniversitesi Terzioğlu Kampüsü'ndeki 20 bin kişi kapasiteli, 6 minareli caminin tamamlanması için işe el atan İÇDAŞ'ın Genel Müdürü Bülend Engin, gazetemizin sorularını samimiyetle yanıtladı. Genel Müdür Engin, sürecin nasıl başladığını, "Çanakkale varlığımızın temeli, maneviyatımızın ve birliğimizin sebebidir. Çanakkale'de bir camimizin yarım kalmasını kabul edemez, duyarsız kalamazdık" ifadeleri ile aktardı.

"DUYARSIZ KALAMAZDIK" 

Uzun yıllar bir beton yığını olarak üniversitenin girişinde akıbetini bekleyen camii, İÇDAŞ'ın sosyal sorumluluğu sayesinde ibadete açılacak. 18 Mart İÇDAŞ Ulu Camii adı ile 20 bin kişiye ibadet imkanı sağlayacak yapı, onaltıncı yüzyıl Osmanlı Mimarisi ile günümüz teknolojisinin buluştuğu bir tasarım olacak. Genel Müdür Engin, kaba inşaatın yüzde sekseninden sonra işe başladıklarını ifade etti. Kütüphaneden derslik ve seminer salonlarına, asansörden toplantı salonu ve çocuk oyun alanlarına kadar farklı donanımları olan camii için iki yıllık bir süre öngörülüyor.

İÇDAŞ'ın Genel Müdürü Bülend Engin, gazetemizin sorularını samimiyetle yanıtladı. Sosyal sorumluluk adına önemli bir adım atarak üniversitede inşaatı yarım kalan Ulu Caminin yapım ve tamamlanma işini İÇDAŞ üstlenmişti. Bülend bey süreç nasıl başladı? Hepimiz Çanakkale ruhuyla var olduk. Çanakkale varlığımızın temeli, maneviyatımızın ve birliğimizin sebebidir. Çanakkale'de bir camimizin yarım kalmasını kabul edemez, duyarsız kalamazdık.


Cami inşaatını hangi durumdayken devraldınız? Biz camiyi betonarme yapıda kaba inşaatının %80'i yapılmış olarak teslim aldık. Allah'ın izniyle yapılmayan kaba inşaat kısmı ile bütün dış ve iç cephe duvarlar işlerinden, mekanik, elektrik, altyapı sanat ve çevre düzenlemesine kadar eksik kalan bütün işlerini tamamlayacağız.

Peki şu anda İÇDAŞ Ulu Cami inşaatı ne durumda? Camide çok yönlü bir çalışma söz konusu. Eksik olan betonarme kaba inşaat tamamlanıyor. Duvar ve dış cepheler için malzeme siparişlerinin tamamı yapıldı. Bir yandan mimari detaylar düzenlenirken diğer yandan altyapı işleri sürdürülüyor. İçerde kubbe altı işleri için +20 mt kodunda devasa çelik konstrüksiyon iskele kurulmakta. Büyük ve çok yönlü bir planlama içinde çalışmalar yürütülmekte.

Eserin özellikleri hakkında bilgi alabilir miyiz? İçdaş Ulu Cami onaltıncı yüzyıl Osmanlı Mimarisi ile günümüz teknolojisinin buluştuğu bir tasarım. 15 mt çaplı dört yarım kubbeyle desteklenen ana kubbesinin yüksekliği 39 mt, çapı ise 26 mt olup aynı anda 20.000 kişinin ibadetine imkan sağlayacak olan bir Selatin Camisi. Beş dönüm taban alana oturan cami altı adet çift şerefeli minareye ve22 kubbeli 2772 mt2 alana haiz bir iç avluya sahip. İç mekanlarında ise kütüphaneden derslik ve seminer salonlarına, asansörden toplantı salonu ve çocuk oyun alanlarına kadar farklı donanımları olan bir proje. Bütün bu özellikleriyle düşünüldüğünde diyebiliriz ki, İçdaş Ulu Cami Çanakkale'nin manevi ruhunu kucaklayacak.

Cami ne zaman ibadete açılır? Bir takvim var mı? Detay unsurları ve sanat işçiliği yoğun bir eserden söz ediyoruz. Mimarların ve inşa mühendislerimizin öngörüsü 2 yıl- Sakıncası yoksa bu projeye ne kadar bütçe ayrıldı? Ek finansman gerekecek mi? Başlattığımız işler son hızla devam ediyor. Cami inşaatında çıkardığımız tamamlama maliyeti 25 milyon lira görünüyor. Ancak Devletimiz bize bir görev tevdi ettiğinde biz hesap değil görevi yaparız. Kalan her şey teferruattır. Bülend bey, açıklamalarınız için teşekkür ederiz. Son olarak Çanakkale'ye iletmek istediğiniz bir şey var mı? Sevgi ve selamlarımı iletiyorum. Çanakkale bizim sevdamız, ülkemizin manevi başkenti. Şehitlerimizin emaneti. Onlara ve ülkemize layık olmak için çalışıyoruz.

Çanakkale'ye Uçak Gemisi İçin Dev Havuz

Türkiye'nin sanayi kuruluşlarından İÇDAŞ AŞ'nin Çanakkale'nin Biga ilçesinde uçak gemisi üretmek için 50 milyon dolarlık yatırımla başladığı kuru havuz inşaatının yüzde 40'ı tamamlandı.

İÇDAŞ'ın Çanakkale'de yer alan Değirmencik çelik ve enerji üretim tesisleri ile tersanesinin bulunduğu alana, 370 metrelik boyu ve 70 metrelik genişliğiyle tamamlandığında "Yerli ve Milli Uçak Gemisi Yapım Havuzu"  ülkenin en büyük gemi inşa alanı unvanına sahip olacak.

Yerli ve Milli Uçak Gemisi Yapım Havuzu'nun inşaat çalışmaları gelecek yıl sonuna kadar bitirilmesi planlanıyor.

İÇDAŞ Yatırım Direktörü İsmail Yaman, yaptığı açıklamada "Yerli ve Milli Uçak Gemisi Yapım Havuzu"nda inşaatın yatırımında hız kesmeden devam ettiğini belirtti.

Türkiye'nin Yerli Ve Milli Uçak Gemisi'nin yapımı için devam eden inşa faaliyetleri 24 saat aralıksız devam ettiğini ve yaklaşık bin işçinin çalıştığını belirten Yaman, en büyük desteği emsal teşkil edeceğini ve tesiste yapılan şantiyede en modern beton ile demir teknolojisinden faydalandığını açıkladı.

Yaman, deniz içinde de inşası devam eden kuru havuzun, İÇDAŞ'ın kendi öz kaynakları ve teknik imkanları ile yapıldığını vurgulayarak, "Maliyeti 50 milyon dolar olan ve önümüzdeki yıl tamamlanması planlanan tesiste, uçak gemisi inşası ile yeni istihdam olanağı ortaya çıkarak yaklaşık bin kişi için iş imkanı sağlanacak." dedi.


"Sıkıntıları çalışarak üreterek aşacağız"

Şantiyedeki çalışmaların 24 saat esasına göre devam ettiğini anlatan Yaman, "Genel Müdürümüz Sayın Bülend Engin'in talimatlarıyla başladığımız proje şu an bin çalışanla sürüyor. Sahada çağın en gelişmiş teknik ekipmanları kullanılarak yüksek mühendislik uygulamaları gerçekleştiriliyor. Ülkemizin ekonomik sıkıntılarla savaştığı bugünlerde, Bülend Bey bize sıkıntıları çalışarak üreterek aşacağız, başka yolu yok, yatırımlara tam yol devam edilecek talimatı verdi. Bizler de 7 gün 24 saat durmaksızın sahada çalışmaktayız. Bu projede görev almaktan dolayı gururluyuz. Havuzun inşaat çalışmaların tamamlandığı, uçak gemisi çalışmalarına başlandığı günü görmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz." diye konuştu.

Yaman, mühendislerinden işçisine bütün çalışanların ülkenin uçak gemisine ev sahipliği yapacak bu yatırımda görev almaktan gurur duyduğunu dile getirerek, "Havuz inşaatı bittiğinde ülkemizin denizcilik ve gemi yapım sektörü gücüne güç katmış olacağız. Uçak gemisi ve muadili büyüklükteki bütün gemilerin yapımı için Türkiye bu sayede bir cazibe merkezi olacak. Destanlar kenti Çanakkale, 103 yıl önce verdiği kurtuluş mücadelesinin tesiriyle bizlere ilham kaynağı olmaya devam edecektir." ifadelerini kullandı.

İnşaat çalışmaları kapsamında sahada 4 vincin çalıştığını anlatan Yaman, sözlerini şöyle bitirdi:

"Çalışmalarda 4 fore kazık, 3 diyafram ve 2 enjeksiyon makinesi ile 2 adet 20x70 tonluk jib crane imalatı, 11 bin jet grout, 955 çekme, 640 fore kazık sistemi ve 2 bin 200 metre kılavuz duvar yapımımız sürüyor. Ayrıca uçak gemisi inşası için sahada oluşturulan boyama, raspa, saç kesim ve özel talaşlı imalat atölyelerinde 25 otomatik CNC torna ve 15 adet freze, pres ve makine parçası üretim amaçlı tezgah devreye alınmış durumda."

25 Eylül 2018 Salı

Parion Antik Kenti'nde 1500 Yıllık Aşk

Çanakkale Biga'da bulunan Parion Antik Kenti'nde devam eden kazı çalışmaları esnasında birbirine sarılı halde gömülen, bir kadın ve erkeğe ait olduğu tahmin edilen 1500 yıllık mezar bulundu. 



Dünyada çok fazla örneğine rastlanmayan mezar, kazı sponsoru İÇDAŞ'ın da desteğiyle koruma altına alındı. İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'e teşekkürlerini ileten Parion Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vedat Keleş; söz konusu mezarın ardından bölgeye "Sevgililer Şapeli" adı verildiğini açıkladı.

Aşıklar Koruma Altına Alındı

İtalya ve Ukrayna'da daha önce bu tarz mezarların bulunduğunu, Anadolu'da ise tek olduğunu söyleyen Vedat Keleş; bu alanın hem bölgenin hem de ülkenin kültür hazinesine önemli bir katkısı olacağını ifade etti. Vedat Keleş, "Antropologların bize verdiği bilgiye göre birbirine sarılmış biri erkek diğeri kadın iki kişinin mezarıydı. Birbirine sarılmış erkek ve kadının mezarı olmasından dolayı da dönemin kazı başkanı 'Buraya Sevgililer Şapeli adını verelim' demişti. Nihayetinde Geç Bizans şapeli olsa da biz buna biraz ironik yaklaşarak buraya Sevgililer Şapeli adını verdik, ancak öğrendik ki buranın adı çevrede 'Aşıklar Tepesi' olarak anılıyormuş. Mezardan sonra söz konusu alana Geç Bizans döneminde şapel yapılmış. Aslında biz farkında olmadan burada böyle bir aşkın yaşandığını ortaya çıkarıp, aşkın kalıntılarını da bulmuş olduk. Hemen bu noktayı koruma altına almak istedik. Hem aşkı hem de bu yapıyı koruma altına alalım dedik. Hemen ana sponsorumuz İÇDAŞ'a başvurduk. Sponsorumuz, konuya çok olumlu yaklaştı. Parion'da bize sağlamış olduğu desteğin yanında 'Buraya da çok güzel bir koruma alanı yapalım' dedi. Biz de hemen işe koyulduk. Planlarını çizdirdik, hiçbir yere dokunmadan mükemmel bir koruma örneği gerçekleştirdik ve burayı bir arkeopark haline getirdik." dedi.

Tüm dünyada bulunan üç örnekten birinin Çanakkale'de ortaya çıkarıldığını belirten Vedat Keleş, "Ancak bu kadar büyük bir sanayi tesisi içinde böyle bir kültür varlığının korunması dünyada hiçbir yerde yok. Çok büyük bir ağır sanayi tesisi burası ama böyle bir kültür varlığının korunmasına önayak oldular. Bu noktada İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'e kültürel varlıkların korunmasına ve bunların gelecek kuşaklara aktarılması konusunda gösterdiği duyarlılık için kendim ve ekibim adına teşekkür ediyorum." diye konuştu.

24 Eylül 2018 Pazartesi

"Kızıl Elma" Bir Yol Hikayesine Dönüştü

İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'in Biga-Çanakkale yolunun 19. kilometresine yaptırdığı dev tabela Kızıl Elma'yı bir yol hikayesine dönüştürdü. 



Türk birliği idealini ifade eden Kızıl Elma imgesi, Osmanlılar döneminde yeniçeriler arasında yaygınlaştırılmış ve onların savaşma azmini yüksek tutmak için kullanılmıştır. Ünlü şair Ziya Gökalp ise; bu imgeyi Turan Ülküsü ile birleştirerek yeni bir anlam kazanmasına yardımcı olmuştur.

Geçtiğimiz günlerde tabelayı görünce şaşkınlığını gizleyemeyen bir sürücünün yaptığı paylaşım ise Kızıl Elma'ya duyulan özlemi dile getirerek onu bir yol hikayesine dönüştürüyor.

Paylaşılan hikaye ise şöyle:

"Yolumuz KIZILELMA"

Uzayıp giden yolların kıyısında bir levha. Yalnız başına. Uzanmış dua eden bir el gibi.
"Ey TANRI
İcabet et bu duaya
Bizi de kavuştur KIZILELMA’ya"

Soruyorum karşısındaki benzin istasyonundaki pompacıya. Kim diktirdi bunu diye. Bülend Engin diyor genç. İÇDAŞ müdürü Bülend Engin.

Biga Çanakkale yolunun 19. Kilometresinde duruyor şairin  mısraları.
O şair ki Ziya Gökalp. Türk mefkuresine adanmış bir hayat. Mısra mısra. Cenneti Turan olmuş. Düşüncesi ruhumuza bayrak. Durdurup aracımı, durdurup çılgınca tükettiğim zamanı duruyorum yol kıyısında. Yüzlerce atlı koşuyor Malazgirt’te tozu dumana katarak. Binlerce kıvılcım parlıyor yüreğimde şimşek şimşek. Kim durdurabilir ki bizi aynı ülküye gönül verirsek. Mısralar dökülüp levhasından aydınlatıyor içimi. Derin bir nefes alıyorum rahmetle andığım atalarımın nefes aldığı gökten. Gökalp’e bakıyorum. Mavi gözlerini görüyorum son kahramanın. Alpaslan, Fatih, Mustafa Kemal. Anlıyorum. Kızılelma idi bizi BİZ yapan.
Bir Levha. Çanakkale yolu kenarında.
Bir ülke. Bininci yılına koşan.
O levha yalnız değil artık.
Her yol KIZILELMA’ya gidecek
O mısralar yüreğimize işlediğinde… 

İÇDAŞ Fen Lisesi Öğrencilerinden Büyük Başarı

Teknoloji, uzay ve havacılık festivali TEKNOFEST'te yarışan İÇDAŞ Fen Lisesi öğrencileri; Ticari Roket Motorlu Yüksek İrtifa Kategorisi'nde üçüncü olarak ödüllerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldı. 



1,5 yıl süren hazırlığın ardından İstanbul Yeni Havalimanı'nda muhteşem şovlarla açılan TEKNOFEST, Türkiye'nin uzay ve havacılıkta hak ettiği yere gelmesi amacıyla düzenleniyor. Ziyaretçilerin yanı sıra katılımcı firmalar tarafından da ilgiyle karşılanan festival, düzenlenen yarışmalarla da gençleri teknoloji ve havacılığa yönlendirmeyi amaçlıyor.

Ortaya koyduğu kalıcı eserlerle geleceğe değer katan İÇDAŞ, Genel Müdür Bülend Engin önderliğinde devam ettirdiği eğitim yatırımlarıyla da Çanakkale'yi Türkiye genelinde gururla temsil ediyor.

Roket Yarışmalarında Kıran Kırana Mücadele

Ümit Dağıstanlı, Ahmet Dağıstanlı, Emin Berke Tülümen ve Yusuf Burak Dağıstanlı'dan oluşan MAVERA 1; 1715 metre yüksekliğe ulaşan roketleriyle muhteşem bir başarıya imza attı. Lise, lisans ve lisansüstü öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen Ticari Roket Motorlu Yüksek İrtifa Kategorisi'nde üçüncü olan İÇDAŞ Fen Lisesi öğrencileri, plaketlerini ve üçüncülük ödülü olan 20.000 TL değerindeki çeki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldılar.

Yarışma Komitesi’nden fırlatma onayı almış roketin sorunsuz bir şekilde ateşlenip rampadan çıkması sonucunda yeterli yüksekliğe ulaşmasıyla neticelenen roket yarışları, ziyaretçilerin de yoğun ilgisiyle karşılaştı. Öğrencilerin uzay teknolojileri alanına ilgilerini arttırmak amacıyla düzenlenen yarışmalara Türkiye'nin farklı yerlerinden çok sayıda ekip katılım gösterdi.

Bilim, teknoloji, sanat ve spor alanındaki başarılarıyla Çanakkale'yi gururlandıran öğrenciler, İÇDAŞ'ın eğitim alanındaki yatırımlarının ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha gösteriyor. İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'in Çanakkale Biga'da açılışını gerçekleştirdiği ve İÇDAŞ tarafından devletimize hibe edilen İÇDAŞ Fen Lisesi'nde 700 öğrenci eğitimine devam ediyor.

17 Eylül 2018 Pazartesi

İÇDAŞ Sponsorluğundaki Kazı Çalışmaları Geçmişi Aydınlatıyor

Çanakkale Eceabat'ta bulunan Maydos Kilise Tepesi Höyüğü kazı çalışmaları esnasında, dokumacılık tarihinin 4 bin yıl öncesine dayandığını ispatlayan bir "ağırşak" bulundu. 



İÇDAŞ ana sponsorluğunda Çanakkale'nin çok sayıda noktasında devam eden kazı çalışmaları, İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'in destekleriyle tüm hızıyla sürüyor. Tarihin izini sürmek için oldukça faydalı olan kazı çalışmaları, geçmiş uygarlıkların yaşayışları hakkında da bilgi sahibi olunmasını sağlıyor.

Dokumacılık Tarihi 4 Bin Yıl Öncesine Dayanıyor

Türkiye'de yapılan prehistorik kazıların hemen hemen hepsinde bulunan bir ürün olan "ağırşak", dokumacılık tarihi hakkında ipuçları vermesi ve dokumacılık tarihinin ne kadar eskilere dayandığını göstermesi açısından büyük önem taşıyor. Konuyla ilgili konuşan Maydos Kilise Tepesi Höyüğü Kazı Başkanı ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Göksel Sazcı; İÇDAŞ ana sponsorluğundaki kazıların bu yılki bölümünün tamamlandığını söyleyerek, "Bu yılki Maydos kazı çalışmalarında ip yapımında kullanılan ve ilk defa kemik sapının kalıntısıyla birlikte yaklaşık 4 bin yıl öncesine ait ağırşak bulduk. Fakat bu ağırşağın diğerlerinden farklı bir özelliği var. Bu özelliği ise içerisinde kemik kalıntılarının olması. Bu ilk defa bir kazıda ağırşak ile birlikte içerisinde sapının olması gereken kemik ile birlikte bulunuyor. Biz bunların daha önce ahşap takılarak döndürüldüğünü düşünüyorduk. Kazılarda da 'bız' dediğimiz kemik aletler ortaya çıkıyordu. Onların daha çok deri delme işlerinde ya da diğer örgü ve dokuma işlerinde kullanıldığını düşünüyorduk. Fakat bu tür bızların ağırşaklar ortasına konulup bir nevi kirmen (Elde yün eğirmeye yarayan tahtadan yapılmış araç) şeklinde kullanıldığını söyleyebiliriz." dedi.

Pamuğuyla meşhur olan Maydos'ta bulunan 4 bin yıllık ağırşak, bölgedeki dokumacılık faaliyetlerinin ne kadar eskiye dayandığı da göstermesi açısından oldukça önem taşıyor. Çanakkale genelinde sürdürdüğü kazı çalışmalarıyla bugüne kadar çok sayıda tarihi eserin gün yüzüne çıkarılmasına aracılık eden İÇDAŞ, Genel Müdür Bülend Engin sayesinde imzaladığı sponsorluk anlaşmalarıyla gençlerin tarihe tanıklık etmesine yardımcı oluyor.

13 Eylül 2018 Perşembe

İÇDAŞ Kanada ve Almanya'ya Kimyasal Tanker Sattı

Türkiye'nin en büyük ağır sanayi şirketlerinden olan İÇDAŞ, Türkiye'ye kazandırdığı çok sayıda yenilikçi projenin yanı sıra yurt dışına yaptığı satışlarla da uluslararası denizcilik alanında Türkiye'yi gururlandırıyor.



Genel Müdürü Bülend Engin önderliğinde geliştirdiği projelerle dünya genelinde öncü olacak başarılara imza atan İÇDAŞ, daha önce de son teknoloji ürünü tersanesinde; inovatif dizaynı ile her türlü kimyasal yükü taşıyabilecek, sofistike ve yüksek teknoloji ürünü kimyasal tanker üretimleriyle adından söz ettirmeyi başarmıştı. Satışı gerçekleştirilen son gemilerle de denizcilik sektöründeki atılımlarına devam edeceğinin sinyallerini veriyor.

Türk Gemileri Uluslararası Denizlerde

İÇDAŞ tarafından 2010 yılında inşa edilen ve Kanadalı şirket Coastal Shipping'e satılan gemilerin ikisi de 20.000 DWT kimyasal tanker tipli gemiler ve ana makineleri MAN 6960 KW gücünde. 13.471.080 dolara satılan gemiler Türkiye'nin dünya denizlerindeki gücünü arttırıyor. 2011 yılında inşa edilen İÇDAŞ-11 isimli gemi ise 7500 DWT paslanmaz kimyasal tanker tipinde ve 14.948.920 dolar karşılığında Alman GEFO firmasına satıldı. 2010 yılında inşa edilen bu güçlü teknik özelliklere sahip gemi, çevreci özellikleriyle de ön plana çıkıyor.

Her geçen gün ürün gamını daha da genişleterek yeni istihdam alanları ve son teknoloji ürünü, çevreci tankerler üretmeye devam eden İÇDAŞ; Genel Müdürü Bülend Engin'in geniş vizyonu sayesinde dünya çapında bir ağır sanayi kuruluşu olduğunu ispatlıyor.

10 Eylül 2018 Pazartesi

Apollon Tapınağı İÇDAŞ Desteğiyle Artık Daha Renkli

Apollon tapınağına eklenen mitolojik fare heykelleri, ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. 2 bin yıl önce  Apollon Smintheus Kutsal Alanı'nda yaşadığına inanılan fareler, İÇDAŞ tarafından yapılan düzenleme faaliyetleri kapsamında aynı boyutlu heykeller kullanılarak yeniden canlandırıldı. Tapınak basamaklarına yerleştirilen mitolojik fareler, ziyaretçiler tarafından ilgiyle incelenerek ortaya renkli görüntüler çıkarıyor. 



Apollon Tapınağı'nda ilk olarak 1980 yılında başlayan kazı çalışmaları, 2011 yılından itibaren İÇDAŞ sponsorluğunda devam ediyor. İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin tarafından da bizzat desteklenen kazı çalışmaları, çalışma alanlarının Troia Savaşı'nın izlerini taşıması bakımından oldukça önem taşıyor.

Mitolojik Fareler Geçmişi Canlandırıyor

Apollon Tapınağı'nda yapılan son düzenleme çalışmaları kapsamında minyatür heykellerle canlandırılarak tapınağın merdivenlerine yerleştirilen fareler, gelen ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Şimdilik sayısı 73 olan fare heykelinden, 100 adet daha yaptırılması planlanıyor. Bu sayede mitolojiye göre tapınakta yaşadığı rivayet edilen fareler yeniden canlandırılmış olacak.

Konuyla ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Özgünel, "Burada Apollon'un bölgemiz için çok önemli olan mitolojik fareleri için gerçek boyutta yani tarla faresi olarak tabir ettiğimiz büyüklükte fare heykelleri yaptırdık. İlk etapta 73 adet heykeli tapınak çevresine yerleştirdik. Önümüzdeki süreçte 100 adet daha yaptıracağız. Buraya gelenler fareleri görünce çok şaşırdılar. Çok ilgilerini çekti. Fareleri ve tapınağı fotoğraflayıp cep telefonlarıyla arkadaşlarına gönderiyorlar. Bu paylaşımlar bizi de çok sevindirdi." dedi.

İÇDAŞ'ın bölgedeki 6 kazı çalışmasında ana sponsor olarak yer aldığını ifade eden Prof. Dr. Özgünel, "Şirketin genel müdürü Bülend Engin'in eğitimden tarıma kadar olan desteği, bizim buralarda yaptığımız kazılara da ulaştı. Kendilerine 2011 yılından bu yana bizlere destek verdikleri için çok teşekkür ediyorum. İÇDAŞ gibi sponsorlarımız olduğu sürece Türkiye'nin hem kültür hem sosyo ekonomik hem eğitim problemlerine büyük ışık tutulacağını ve büyük çözümler geleceğini umut ediyorum." diyerek, sürdürülen çalışmalardan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Düzenleme Faaliyetleri Devam Edecek

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü adına bölgede yapılan çalışmaların başkanlığını yürüten Prof. Dr. Coşkun Özgünel, Apollon Smintheus Tapınağı'nın Troia Savaşları'na büyük bir katkısı olduğunu belirterek, frizlerinde Homeros'un İlyada destanında anlattığı ayrıntıların görülebileceğini ifade etti. Genel Müdür Bülend Engin liderliğindeki İÇDAŞ'ın kazı ana sponsoru olarak verdiği destekten memnuniyet duyduklarını söyleyen Özgünel, düzenleme çalışmalarının devam edeceğinin müjdesini verdi.

7 Eylül 2018 Cuma

Bülend Engin'in Engelsiz Projesi Tüm Dünyaya Örnek Olacak

Kazı çalışmaları İÇDAŞ ana sponsorluğunda gerçekleştirilen Troya antik kenti, İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin'in tasarladığı engelsiz parkur sayesinde dünyaya örnek olacak. 



Troya'ya yapılan düzenleme çalışmaları kapsamında yapımına başlanan engelsiz parkur, engelli vatandaşların antik kenti özgürce gezmelerine yardımcı olacak. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan İÇDAŞ temsilcisi Nuri Dublen, planlanan engelsiz parkur sayesinde engelli vatandaşların da tarihe tanıklık edebilmelerinin önünü açabileceğini ifade etti.

Bülend Engin Tarafından Tasarlandı

Troya'yı engelsizleştirecek yürüyüş yolu projesinin tasarımının İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin tarafından yapıldığını ifade eden Nuri Dublen, projenin hayata geçirilmeye başlandığını ifade etti. Yapımına başlanan 2 bin 500 metrekare alanındaki yürüyüş parkurunun engelli vatandaşların ziyaretini kolaylaştıracağını aktaran Dublen; "Bilindiği üzere 2018, Troya Yılı. Troya antik kentine artan bir ilgi var. Troya engelli vatandaşların da yararlanabildiği bir ören yeri olmalı. Genel Müdürümüz bu düşünce ile bütün dünyada örnek gösterilecek bir yürüyüş yolu yapılmasını istedi." dedi.

2018 Troya Yılı kapsamında Troya'da yapılan düzenleme çalışmalarının yüzde 70'lik bir bölümünün tamamlandığını aktaran Nuri Dublen; İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin önderliğinde imzalanan sponsorluk anlaşmaları kapsamında 6 antik kentte kazı çalışmalarının devam ettiğini ifade etti.

5 Eylül 2018 Çarşamba

Assos İÇDAŞ'ın Desteğiyle UNESCO Kalıcı Listesi'ne Girecek

Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Behramkale köyü sınırları içindeki Assos Antik Kenti hakkında açıklamalarda bulunan Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, İÇDAŞ'ın da desteğiyle Assos'u UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi'ne sokmak istediklerini ifade etti. 



Çanakkale'de bulunan çok sayıda antik kent kazısına ana sponsor olarak destek veren İÇDAŞ, Genel Müdür Bülend Engin önderliğinde geliştirdiği projelerle gençlerin tarihle buluşmasını amaçlıyor. Assos Antik Kenti için sürdürdüğü sponsorluk faaliyetleriyle de kazı çalışmalarına ve düzenleme işlemlerine yardımcı oluyor.

Antik Çağ'ın en önemli liman kentlerinden biri olan Assos Antik Kenti, son yıllarda yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun bir ilgi görüyor. Assos Antik Kenti Kazı Heyeti ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, 2014 yılında UNESCO listesine girebilmek için başvurduklarını belirterek, "Ancak o zaman yerel güçlerden pek destek bulamamıştık. 2017 yılında ise gerek milletvekillerimizden gerek İl Kültür ve Turizm Müdürümüzün destekleriyle, valiliğimizle bu aşama sonuçlandı." dedi.

Kalıcı Listeye Girmemiz An Meselesi

UNESCO Dünya Kültür Miras Kalıcı Listesi'ne girmek için gün saydıklarını ifade eden Nurettin  Arslan, "Bu çalışma uzun süreçli ve biraz da zahmetli bir iş. Umarım Assos, bu kalıcı listeye girerek hak ettiği yeri alır çünkü kent sadece arkeolojik kalıntıların değil, köy mimarisi, limanı, denizi, doğasıyla ülkemizin gözde merkezlerinden bir tanesi haline geliyor. Bölgeyi ziyaret eden kişi sayılarına baktığımızda da Assos'un önemini görebiliyoruz. Geçen yıla göre daha fazla ziyaretçi geldi. Bizim kazı çalışmaları, onarımlar, restorasyonlar, Bakanlığımız yapmış olduğu karşılama ve çevre düzenleme faaliyetleri tamamlandığı zaman hem ekonomik açıdan bu kent ve ülke daha fazla gelir sağlayacak hem de gelen ziyaretçilerimiz bu kentte rahat bir şekilde dolaşacak ve yeterince bilgi alarak ayrılabilecek. Bu çalışmalarda Bakanlığın yanında özellikle bizim kazılarımızın uzun süre yürütülmesinde en büyük katkıyı İÇDAŞ sağlıyor. Ana sponsorumuz İÇDAŞ. Onların sayesinde aslında biz çok uzun süreler çalışabiliyoruz." dedi.

Kültür ve sanat alanındaki faaliyetleriyle adından söz ettiren İÇDAŞ, tarihi değerlere verdiği önem sebebiyle Çanakkale'nin dört bir tarafındaki kazı çalışmalarına destek oluyor. İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin önderliğinde imzalanan sponsorluk anlaşmaları geçmişin gün yüzüne çıkarılmasına yardımcı olurken, gelecek nesillere de ışık tutuyor.


29 Ağustos 2018 Çarşamba

İÇDAŞ Okçuluk Kulübü Minikleri Çanakkale'yi Temsil Etti

11-12 Ağustos tarihleri arasında Samsun'da düzenlenen 2018 Minikler Zafer Kupası'nda Çanakkale'yi temsil eden İÇDAŞ Okçuluk Kulübü sporcuları renkli mücadelelere imza attı. 



Çanakkale'yi çok sayıda spor branşında gururla temsil eden İÇDAŞ Spor Kulübü, yurt içi ve yurt dışı yarışmalarda aldığı derecelerle adından söz ettiriyor. Kültür, sanat ve spor yatırımlarına ara vermeden devam eden İÇDAŞ; Genel Müdür Bülend Engin öncülüğünde geliştirdiği projeler ve imzaladığı sponsorluk anlaşmalarıyla Çanakkale'yi her geçen gün daha ileri götürüyor.

Okçuluk Kulübü Çanakkale'yi Gururlandırıyor

Çanakkaleli gençleri spora teşvik etmek amacıyla kurulan ve oldukça modern tesislere sahip olan İÇDAŞ Spor Kulübü, Çanakkale'yi gururla temsil ediyor. Yeni nesillerin tarihle buluşması için Genel Müdürü Bülend Engin liderliğinde çok sayıda kazı çalışmasına sponsor olan İÇDAŞ, okçuluk gibi Türk tarihinde önemli yeri olan bir spor branşını da destekleyerek tarihe verdiği önemi bir kez daha ispatlıyor.

Minikler Zafer Kupası'nda Kıyasıya rekabet

11-12 Ağustos tarihlerinde Türkiye Okçuluk Federasyonu tarafından düzenlenen Minikler Zafer Kupası'na yurdun her yerinden birçok spor kulübü katılım gösterdi. Renkli mücadelelere sahne olan yarışlar, büyüklerin rekabetini aratmadı. Zafer Kupası'nın finalinde konuyla ilgili konuşan İÇDAŞ Okçuluk Kulübü Antrenörü Dinçer Ekiz, "Samsun İlkadım okçuluk tesislerinde düzenlenen 76 spor kulübü ve 670 sporcunun katıldığı yarışmada 9-10 yaş grubu sporcularımız Elif Çankaya, Toprak Kalkan ve İsmail Melih Kurt Biga’yı temsil ettiler. Sporcularımızı gösterdikleri performanstan dolayı kutluyorum" dedi.

27 Ağustos 2018 Pazartesi

Troya Antik Kentinde Engeller Kalkıyor

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde kendine yer bulan ve 5 bin yıllık bir geçmişe sahip Troya Antik Kenti, İÇDAŞ sponsorluğunda yapılması planlanan yeni yürüyüş parkuru sayesinde engelli vatandaşlar tarafından daha kolay ziyaret edilebilecek. 



Genel Müdür Bülend Engin önderliğinde bugüne dek çok sayıda kazı çalışmasında ana sponsor olarak yer alan İÇDAŞ, Çanakkale genelinde destek olduğu kültür-sanat projeleriyle tarihi değerlerin günümüze taşınmasına yardımcı oluyor. Çanakkale'nin Tevfikiye Köyü sınırları içinde bulunan Troya Antik Kenti'ne de kazı ana sponsoru olarak destek veren İÇDAŞ, antik kentte yapılacak düzenleme çalışmalarıyla engelleri kaldırmayı hedefliyor.

1100 Metre Uzunluğunda Yürüyüş Yolu Yapılacak

Kazı çalışmaları kapsamında yeniden düzenlenen Troya Antik Kenti; çalışmalar tamamlandığında 1100 metre, ahşap travers kaplamalı, kiriş, kolon ve beton ayaklarla desteklenen, son derece güvenli bir yürüyüş parkuruna sahip olacak. Engelli bireylerin antik kent ziyaretlerini kolaylaştırmak amacıyla tasarlanan yürüyüş parkurunda yönlendirme levhalarının da bulunması planlanıyor.

Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak; 2018 Troya Yılı" dolayısıyla bölgeye olan ilginin arttığını ifade etti. Troya'nın engelli vatandaşların da ziyaret edebildiği bir merkez haline dönüşmesi için çalışma yaptıklarını vurgulayan Aslan, "Bu yıl antik kentin geniş kapsamlı çevre düzenlemesi yapılıyor. Bu düzenlemeyle birlikte dijital bir bilgilendirme sistemini hazırlıyoruz. Troya gezi yollarındaki çevre düzenlemeleri kapsamında ise belki Türkiye'de ilk kez antik kentin büyük bir kısmını engellilerin ziyaret etmeleri amacıyla bir çalışma yapıyoruz. Yapılacak çalışma ile burası aynı bir müze ziyaret ediliyor gibi dolaşılabilecek. Yani kişi içeriye girdiğinde ziyaret ettiği alan ile ilişkisi kalıntılar anlamında sıfıra indirgenmiş olacak. Tabiri caizse biz burada ziyaretçilerin ayağının altına kırmızı bir halı sermiş oluyoruz." dedi.

Troya'da engelleri kaldıracak projenin hem Kültür ve Turizm Bakanlığı hem de Genel Müdür Bülend Engin önderliğinde kazının ana sponsoru olan İÇDAŞ'ın destekleriyle hayata geçirileceğini ifade eden Rüstem Aslan, bu çalışmayla engellilerin Troya'nın büyük bir bölümünü ziyaret etmelerini amaçladıklarını belirtti.

6 Ağustos 2018 Pazartesi

İÇDAŞ Kazı Sponsorluklarına Devam Ediyor

Alexandria Troas antik kentinde bulunan Herodes Attikus Hamamı'nın düzenlenmesi için destek veren Bülend Engin yönetimindeki İÇDAŞ, geçmişin izlerini gelecek nesillere aktarmak için kazı sponsorluklarına tüm hızıyla devam ediyor.



Çanakkale Valisi Orhan Tavlı'nın da bulunduğu inceleme çalışmalarına Ezine Kaymakamı Ali İkram Tuna, Ezine Belediye Başkanı Haluk Babaoğlu ve İl Genel Meclis Üyesi Hasan Hüseyin Aytop da katıldı. Attikus Hamamı’nda yapılan kemerlerin alttan çelik konstrüksiyon ile desteklenmesi çalışmaları incelenerek Alexandria Troas Kazı Başkanı Doç. Dr. Erhan Öztepe'den konuyla ilgili bilgi verdi.

Antik Şehirler Geçmişteki Günlük Yaşantı Hakkında İpucu Veriyor

Eski medeniyetlerin günlük yaşantıları hakkında bilgi sahibi olmak için oldukça faydalı olan antik şehirler; bulundurdukları eserler, objeler ve yaşam alanları gibi detaylar sayesinde genel yaşayışa dair önemli ipuçları verebiliyor.

Ezine ilçesine bağlı Dalyan Köyü'nde bulunan Alexandria Troas Antik Kenti; 700 hektara yayılan kalıntıları ile Troas bölgesi ve Anadolu’nun büyük antik yerleşimlerinden biri olarak biliniyor. Antik kentin merkezi sayılabilecek Forum içinde bulunan Polygonal Yapı, Podyumlu Salon, Podyumlu Tapınak, Odeion, Kryptoportikus, Hellenistik Stoa ile antik kentin geneline yayılmış diğer yapılardan olan Herodes Attikus Hamamı, Nymphaion ve Doğu Kapısı, Tiyatro, Stadion gibi kalıntılar kentin genel yapısı hakkında fikir veriyor.

Tarihi medeniyetlerin ortaya çıkarılması için Çanakkale genelinde çok sayıda kazıya destek veren İÇDAŞ, Genel Müdür Bülend Engin öncülüğünde "Alexandria Troas" Antik Kenti'nin kazısında da ana sponsor olarak yer alıyor.

3 Ağustos 2018 Cuma

İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu Toplantısı Tuzla Köyü'nde Düzenlendi

Vali Orhan Tavlı başkanlığında, Ayvacık Tuzla Köyü'nde bulunan MTN Enerji Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. Elektrik üretim tesisi toplantı salonunda düzenlenen toplantıda enerji sektöründe faaliyet gösteren firmaların enerji üretim miktarları ve istihdam rakamları değerlendirildi. 



Kurum ve kuruluş temsilcilerinin hazır bulunduğu İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu Toplantısı; Bayramiç Kaymakamı Ramazan Kendüzler, Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Hacı Bekir Tuncer, İŞKUR İl Müdürü Ali Çalışkan, İl Milli Eğitim Müdürü Osman Özkan, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Celil Sezgin, Ticaret İl Müdürü V. Hüseyin Aşkı, ÇOMÜ Biga İİBF Dekan V. Prof. Dr. Bünyamin Bacak, Tuzla Köyü Muhtarı Birol Çeldir, MTN Enerji Elektrik Üretim Sanayi Ve Ticaret A.Ş. Sahibi Metin Işıl, GAMA Enerji A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Burak Kadıoğlu, Akçansa Yerel ve Kurumsal İlişkiler Süreç Yöneticisi Yusuf Kenan Topaloğlu, SARES RES İşler Müdürü Fehmi Ferhat Karaoğlu, TÜRKİŞ Temsilcisi Osman Akkurt ve HAKİŞ Temsilcisi Vedat Yılmaz'ın katılımıyla gerçekleşti.

İÇDAŞ Enerji Sektöründe İstihdam Lideri 

Enerji sektöründe faaliyet gösteren firmaların üretim kapasiteleri ve istihdam durumu hakkında bilgi veren GMKA Koordinatörü Recai Başaran, 789 kişi sayısıyla en çok istihdam yaratan firmanın Bülend Engin yönetimindeki İÇDAŞ olduğunu açıkladı. Bu verilere göre enerji sektöründe faaliyet gösteren diğer firmaların üretim ve istihdam rakamları ise şöyle:

İÇDAŞ TERMİK SANTRALLERİ Kurulu güç: 1605 mw / İstihdam: 789 kişi,
CENAL KARABİGA TERMİK SANTRALİ Kurulu güç: 1320 mw / İstihdam: 500 kişi,
18 MART TERMİK SANTRALİ ÇAN Toplam güç: 320 mw / Toplam istihdam: 580,
MTN ENERJİ AYVACIK TUZLA JEOTERMAL YATIRIMI Kurulu güç: 6,975 mw / Toplam istihdam: 9 kişi,
İÇDAŞ BİGA RES Kurulu güç: 60,8 mw / İstihdam: 2,
ÇANRES Kurulu güç: 38,5 mw / İstihdam: 10 kişi,
AYRES Kurulu güç: 5,4 mw / İstihdam: 2 kişi,
BORES BOZCAADA RES Kurulu güç: 10,2 mw / İstihdam: 2 kişi,
DOĞAL ENERJİ BURGAZ RÜZGAR SANTRALİ Kurulu güç: 14,9 mw / İstihdam: 2 kişi,
ALİZE ENERJİ ÇAMSEKİ RES Kurulu güç: 20,8 mw / İstihdam: 2 kişi,
ANEMON ENERJİ İNTEPE RES Kurulu güç: 55,7 mw / İstihdam: 2 kişi,
ESKODA ENERJİ KORU RES Kurulu güç: 52,8 mw / İstihdam: 2 kişi,
ENERJİSA MAHMUDİYE RES Kurulu güç: 29,9 mw / İstihdam: 2 kişi,
GARET ENERJİ SARES Kurulu güç: 27,5 mw / İstihdam: 13 kişi

Toplantı sonunda genel bir değerlendirme yapan Vali Orhan Tavlı; enerji sektörünün canlandırılması için yapılması gerekenler konusunda bilgi paylaşımında bulunarak, öğrencileri sektör hakkında bilinçlendirecek faaliyetler planlanması için talimat verdi.







30 Temmuz 2018 Pazartesi

ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu Siyasetçilere Seslendi


Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası adına gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu, Çanakkale'nin geleceğinin siyasi polemiklerden daha önemli olduğunu belirterek dayanışma çağrısında bulundu.


Geleceğe somut eserler bırakmanın öneminden bahseden Semizoğlu; "Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak kentimizin gelişimi için çalışmak, iş dünyasının önünü açarak rekabet güçlerini artırmak asli görevimizdir. Bu görev; 7100 üyenin sorumluluğunu unutmadan, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerimize bağlı kalarak reel ekonomideki gelişmeleri değerlendirmek, gelişmelerle birlikte gelen sorun ve fırsatlara göre yeni projeler üretmek, yapılanları da desteklemek anlamına gelmektedir." dedi.

Siyasilere Sitem Dolu Sözler

Ortak noktalarda birleşmenin Çanakkale için oldukça faydalı olacağına dikkat çeken Selçuk Semizoğlu; "İş dünyası vefalıdır, verilen destekleri, yapılan fedakarlıkları, gösterilen çabaları unutmayız. Mutlu olur, her zaman şükranla anarız. Bunun yanında, ilgisizliği ya da takılan çelmeleri de unutmayız. Çanakkale menfaatine dillendirilen taleplerimizden, projelerimizden siyasi polemik konusu yaratılması da bizleri üzmektedir. Böyle bir durum , projelerin gerçekleşmesini engellemek ya da süreci yavaşlatmaktan öte bir işe yaramaz. Çözüme yönelik olmayan her konuşma zaman ve enerji kaybıdır. Siyasetin öznesi insan, amacı refah ve huzur sağlamaktır. Siyaset insandan ve ekonomiden koparsa, kaygılı esnaf ve ümitsiz girişimciler çoğalırsa kime ne faydası olur? Bu tarz bir siyaset ilimize, ülkemize ve siyasetçinin kendisine ancak zarar verir." diyerek iktidar ve muhalefet partisi mensuplarını siyasetin kutuplaştırıcı atmosferinden uzak durmaya davet etti.

Sözlerini; "Bu topraklarda bağımsızlık mücadelesi veren atalarımıza borcumuzu ekonomik zaferlerle ödemeliyiz. Bunun için gerekli potansiyel, Çanakkale ve ülkemize hizmet etme aşkı, Çanakkale ruhu, Çanakkale iş dünyasında mevcuttur. Siyaset üstü çalışma anlayışı, kolaylaştırıcı yaklaşımları ile tüm siyasilerimizin de 17 Plaka olarak yanımızda olduğundan şüphe etmek istemiyoruz. Geleceğimiz bu anlayışta ve bizim elimizdedir." diyerek sürdüren Semizoğlu, istendiği takdirde çözümü bulunmayacak sorun olmadığını belirtti.

Ezine Gıda İhtisas OSB'si Umut Veriyor

2018 Troya Yılı'nın Çanakkale'ye kazandırdığı en kalıcı eserin Ezine Gıda İhtisas OSB'si olduğunu ifade eden Semizoğlu; "AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekilimiz Sayın Bülent Turan’a, Çanakkale Valimiz Sayın Orhan Tavlı’ya, o dönemin Kaymakamı şimdi Siirt Valisi olan Sayın Ali Fuat Atik’e, şimdiki Kaymakamımız Sayın Ali İkram Tuna’ya, Ezine Belediye Başkanı Sayın Haluk Babaoğlu’na, o dönem Yönetim Kurulu Başkanımız olan ve maddi manevi hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan değerli büyüğümüz İÇDAŞ Genel Müdürü Sayın Bülend Engin’e ve tüm emeği geçenlere sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz." diyerek projenin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini sundu.

26 Temmuz 2018 Perşembe

Bülend Engin; FETÖ Operasyonları Devam Etmeli


İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin, FETÖ operasyonlarının Türkiye’nin güvenliği için büyük önem arz ettiğini söyledi. Engin, Uzun zamandır Türkiye genelinde sürdürülen ve her kademede büyük bir temizlikle sonuçlanan FETÖ operasyonlarının devamının şart olduğunu da ekledi.

 

"FETÖ İLE MÜCADELEYE TAM DESTEK"

Bülend Engin, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ örgütüne karşı yürütülen temizlik hareketinin başarıyla sürdürüldüğünü görmekten mutluluk duyduğunu FETÖ terör örgütüne karşı milletçe el ele olunması gerektiğini de vurgulayarak şöyle konuştu:

"Devletimizi yıkmaya ve bir kaos düzeni getirmeye yönelik yıllarca içimizde yer etmiş olan bu hainlerin en ufak kırıntısının kalmaması gerekir. Tek bir ince damarı kalmayana dek operasyonların sürmesi elzemdir. Bu nedenle FETÖ’ye karşı devletimizin yürüttüğü her türlü mücadelenin destekçisi olacağımızı yinelemek istiyorum.”

"KALBEN DESTEKLEYENLER BİLE HAİNDİR"

Adalet mekanizmasında ve güvenlik alanında var olan FETÖ üyelerinin ya da sempatizanlarının devletin güçlü elinden kurtulamayacağını kaydeden Bülend Engin sözlerini şöyle noktaladı:

“FETÖ üyesi olmanın ötesinde, kalben bile bu hainleri destekleyenler vatan hainidir. FETÖ’nün yaptığını bugüne de ancak geçmişte işgal kuvvetlerinin gerçekleştirmiştir. Dolayısıyla aramıza gizlenen bu sinsi örgütü devletimiz hangi sert mücadeleyi sürdürerek temizleyecekse biz daima destekçisi olacağız.”

KAYNAK: https://www.isbulurum.com/bulend-engin-feto-operasyonlari-devam-etmeli-gp

12 Temmuz 2018 Perşembe

Bülend Engin ve İÇDAŞ Spor Kulübü Yelken Yarışlarında




Bülend Engin'in genel müdürlüğünü yürüttüğü İÇDAŞ kültür, sanat ve spor alanında verdiği desteklere devam ediyor. Su sporlarında oldukça iddialı olan İÇDAŞ Spor Kulübü, Troya Yılı kapsamında “Uluslararası Barbarossa Cup Yelken Yarışları”na ev sahipliği yapıyor. 14-20 Temmuz 2018 tarihleri arasında yapılacak yarışlarda 109 sporcu yarışacak. 




Çanakkale’nin Karabiga sahilinde İÇDAŞ Spor Yelken Okulu tesislerinde başlayacak olan Uluslararası Barbarossa Cup, 14 Temmuz 2018 Cumartesi günü start alıyor. RS:X-TECHNO 293-420-LASER sınıflarına açık olarak yapılacak Barbarossa Cup yelken yarışlarına katılan bütün takımların konaklama, ulaşım, yemek, ören yerleri gezileri İÇDAŞ A.Ş. sponsorluğunda karşılanacak.

Troya Yılı kapsamında Türkiye Yelken Federasyonu ile işbirliği içinde yapılacak olan yarışlar, Çanakkale Valiliği himayesinde, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlükleri ile koordinasyon içinde gerçekleştiriliyor. Türkiye'nin su sporlarında iddialı 19 spor kulübünün katılımıyla gerçekleşecek olan yarışlarda rekabetin oldukça yüksek olması bekleniyor.

Çananakkale'nin mavi bayraklı sahillerinden olan Karabiga’da gerçekleşecek olan keyifli mücadele 20 Temmuz 2018 akşamına kadar devam edecek.

Uluslararası Barbarossa Cup Yelken Yarışları etkinlik programı ise şöyle:

14 Temmuz 2018 Cumartesi
10:00 Kesin Yarış kayıtlarının açılışı,
17:00 Karabiga (İskele Meydanı)Açılış Seremonisi
15 Temmuz 2018 Pazar
15 Temmuz Şehit ve Gazilerini anma - 11:00 Birinci gün ilk startı
16 Temmuz 2018 Pazartesi
11:00 İkinci gün ilk startı
17 Temmuz 2018 Salı
17:00 Troya Antik Kentinde resmî açılış,
20:00 Çanakkale Kordon Sporcu Korteji ve Folklor
18 Temmuz 2018 Çarşamba
11:00 Üçüncü gün ilk startı
19 Temmuz 2018 Perşembe
11:00 Dördüncü gün ilk startı
20 Temmuz 2018
11.00 Cuma Beşinci gün ilk startı,
17:00 Karabiga İçdaş Sporcu Evi Ödül Töreni / Kapanış Seremonisi

Yarışlara katılan kulüpler:

İçdaş Spor Kulübü
Göztepe Sailing
ARM Urla Yelken Kulübü
Bodrum Modalılar Yelken Kulübü
Yalıkavak Yelken Kulübü
Sinop Karadeniz Yelken İhtisas Kulübü
Fenerbahçe Doğuş Yelken
Lapseki Yelken Kulübü
Güney Ege Yelken Kulübü
Tekirdağ Yelken İhtisas Kulübü
Ankara Yelken Kulübü
Galatasaray Spor Kulübü
Türk Balıkadamlar Spor Kulübü
Derince Yelken Kulübü
Burhaniye Yelken Kulübü
Karşıyaka Yelken Kulübü
Ayvalık Yelken Kulübü
Foça Yelken İhtisas Kulübü
Çanakkale Yelken Kulübü

2 Temmuz 2018 Pazartesi

Dev Uçak Gemisi Geliyor

Türkiye büyük ebatlı uçak gemisi yapmak için ilk adımı Çanakkale’de atıyor. İÇDAŞ, Çanakkale’deki tersanesinde dünyanın en büyükleriyle yarışacak uçak gemisi için 50 milyon dolarlık yatırıma başladı

Dev uçak gemisi geliyor

Türkıye'nın savunmada yerli ve milli atağına özel sektörden büyük destek geliyor. Savunma sanayisinde yerlilik oranını 2002'den bu yana yüzde 20'den 65'e çıkaran Türkiye, uçak gemisi yapmanın ilk adımı olan kuru havuz yatırımı için harekete geçti. Türkiye'nin önde gelen tersanelerinden İÇDAŞ'ın Çanakkale'deki tesislerinde yapılacak olan kuru havuz, 370 metre boyunda ve 70 metre eninde olacak. Yaklaşık 50 milyon dolarlık yatırım bedeliyle başlayan havuz projesi bittiğinde Türkiye'nin en büyük uçak gemisinin yapılabilmesi için önemli bir aşamaya geçilmiş olacak. İÇDAŞ A.Ş. Genel Müdürü Bülend Engin, Türkiye'nin uçaktan füzeye kadar her alanda yaptığı milli savunma sanayisi atılımına uçak gemisi yapılabilecek kuru havuzla katkıda bulunmak istediklerini söyledi.




BOYU 370, ENİ 70 METRE OLACAK
Engin, "Türkiye'nin milli savunma stratejisi anlayışı içinde İÇDAŞ tersanesinde uçak gemisi inşası için hazırlıklar yapılıyor. Hâlen yapılan gemiler var ama bu dünyanın en büyük uçak gemilerinden birini yapabilecek kapasitede olacak. Türkiye'de şu anda 370 metre boyunda ve 70 metre genişliğinde kuru havuz yok. Bunun inşasına başlandı. 2019 yılı yaz aylarında tamamlanması planlanan kuru havuzun bitmesiyle birlikte Türkiye'nin en büyük uçak gemisi İÇDAŞ tersanesinde inşa edilebilecek. Deniz içinde inşası devam eden uçak gemisi kuru havuzu, İÇDAŞ'ın kendi özkaynakları ve teknik imkânları ile yapılıyor. Maliyeti 50 milyon doları bulacak olan tesiste, Türkiye'nin en büyük talaşlı imalathanesi kurulacak. Uçak gemisi inşası ile yeni istihdam olanağı da ortaya çıkacak" dedi. Projenin Türkiye'nin önemli bir eksikliğini gidermek için düşünüldüğünü söyleyen Engin, "Bunu yapabilecek mühendise ve teknolojik altyapıya sahibiz. Bu yatırım daha şimdiden bin kişilik istihdam yaratacak" diye konuştu. Tesisin İÇDAŞ'ın Çanakkale'nin Biga ilçesindeki Değirmencik tesislerinde yapılacağını söyleyen Bülend Engin, ayrıca tersanede Türkiye'nin milli projesi olan Türk Yıldızı'na ilk kosterin de üretildiğini belirterek, şöyle konuştu: "Tamamen Türk mühendislerin projesiyle ekonomik açıdan üst rekabet seviyesinde inşa edilen Türk Yıldızı kosterleri İÇDAŞ'ın kendi yüklerini taşımak için hizmete aldı. Genel kargo taşımacılık amaçlı 5000 DWT Türk Yıldızı kosteri ticari seferlerini başarıyla sürdürüyor. 83.12 metre uzunluğunda, 15.80 metre genişliğinde ve 2 bin 930 gros tonluk Türk Yıldızı-1 kosterinden sonra 3 koster daha suya indirildi. Türk Yıldızı-1, Türk Yıldızı-2, Türk Yıldızı-3 Türk Yıldızı-4 kosterleri Türk koster filosunun gençleşmesine de ön ayak oldu."

22 Haziran 2018 Cuma

Dünya İkincisine Çiçekli Karşılama


Rusya’da çifte madalya kazanan, Erzurum Palandöken Belediyespor Kulübünde güreşen ve Gençlik Spor Kulübü’nün de engeliler kategorisindeki lisansı sporcusu olan Mehmet Akif Sönmez, memleketinde çiçeklerle karşılandı. Omuzlara alınan işitme engelli güreşçi büyük bir gurur yaşadı.
Erzurum Palandöken Belediyespor’un genç güreşçisi Mehmet Akif Sönmez, Rusya’nın Vladimir Kentinde tarih yazarak, hem grekoromen stilde hem de serbest güreşlerde dünya ikincisi olarak çifte madalya kazandı.

52 kiloda Türkiye’yi temsil eden Çatlı güreşçi, Türk spor severlerin göğsünü kabartırken, Türkiye’ye dönüşünde memleketi Erzurum’da çiçeklerle karşılandı.
Erzurum Havalimanı’nda Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Personel Şube Müdürü Letif Arslan ile Güreş İl Temsilcisi Battal Alpkılıç’ın çiçek takdim ettiği milli güreşçiyi karşılama törenine Palandöken Belediyespor güreş antrenörü Ferhat Binici, Gençlik Spor Güreş Antrenörlerinden İsmail Hakkı Özkan, Palandöken Belediyesporlu güreşçiler, ailesi ve GHSİM Spor Servisinden Yunus Aras ile Engelliler ve Dezavantajlılar biriminden Banu Ateştenyılmaz katıldı.
Havalimanında çiçeklerle karşılanan ve omuzlara alınan milli güreşçi, daha sonra konvoy halinde şehir turu attı.

Engelliler kategorisinde lisansı Erzurum Gençlik Spor Kulübü’nde olan Antrenör İsmail Hakkı Özkan’ın öğrencisi, Rusya’nın Vladimir Kenti’nde yapılan İşitme Engelliler Güreş Dünya Şampiyonası’nda ülkemizi gururla temsil ederken çifte madalya kazanarak, gurur kaynağımız oldu.
Erzurum’un Çat İlçesinde ikamet eden genç güreşçi, ilçe halkını da Dünya Şampiyonası’nda elde ettiği zaferle sevince boğdu.
Aktif güreş hayatını Palandöken Belediyespor’da sürdüren Mehmet Akif Sönmez, grekoromen stilde ve serbest dalda dünya ikincisi olarak iki gümüş madalya alırken, özellikle serbest dalda altın madalyayı adeta hakemlerin yanlı tutumu ile kıl payı kaçırdı.
Sporcunun Erzurumlu olan Antrenörü İsmail Hakkı Özkan, Hakemler, “Güreşçimizin altın madalyasını ve dünya şampiyonluğunu gasp ettiler” dedi.
Erzurum Güreş İl Temsilcisi Battal Alpkılıç, Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar’ın destekleri ile beş ay önce kurulan Palandöken Belediyespor’un sporcusu olan ve işitme engelliler lisansı da Erzurum Gençlikspor’da olan Mehmet Akif Sönmez’in hem grekoromen stilde hem de serbest dalda dünya ikincisi olmasının gururunu yaşadıklarını belirtti.
Alpkılıç, “Palandöken Belediye Başkanımız Orhan Bulutlar’ın destekleri ile kurulan güreş takımında 30 genç sporcu istihdam ediliyor. Ata sporumuz güreşe verdikleri desteklerden ötürü Belediye Başkanımız Orhan Bulutlar’a ve Palandöken Belediyespor Başkanı Zafer Bülent Engin’e teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fuat Taşkesenligil ile Gençlik Spor Kulüp Başkanı Güngör Şenses’e de Mehmet Akif Sönmez’in Palandöken Belediyespor’a transferinde gösterdikleri kolaylık nedeniyle kendilerine müteşekkirim” dedi.
Antrenör İsmail Hakkı Özkan, Çatlı olan talebesine Çat Kaymakamı Saadettin Doğan, Belediye Başkanı Arif Hikmet Kılıç ile İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de destek verdiğini belirterek, bu destek için teşekkür etti.

74 kiloda ülkemizi temsil eden Erzurum Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Güreşçisi Ercan Gör ise kendi oyunu ile mağlup olarak madalya alma şansını kaybetti. Milli güreşçi, kendi oyunu sonucu mağlup olarak madalya şansını kaybettiği için çok üzüldüğünü söyledi.

18 Haziran 2018 Pazartesi

Çanakkale’de mekatronik eğitimi ağırlıklı Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsünün temeli törenle atıldı.



Türkiye’nin önde gelen ağır sanayi kuruluşu İçdaş, mesleki ve teknik eğitim ağırlıklı okulları memlekete kazandırmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Biga’da Fen Lisesi ile anaokulunun açılışından sonra şimdi de Çanakkale’ye mekatronik kampüsü kazandırılması için ilk adım atıldı. Mekatronik eğitimi ağırlıklı Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsünün temeli Vali Orhan Tavlı, AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, İl Milli Eğitim Müdürü Osman Özkan, İçdaş Yönetim Kurulu Üyesi Naci Aslan, İçdaş Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Aslan, İçdaş Genel Müdürü Bülend Engin’in katılımıyla atıldı.   
 
Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsü ilk etapta 40 bin metrekare, ikinci ve üçüncü etapları ile 100 bin metrekare kapalı alana sahip olacak.  Eğitim hayatında endüstri 4.0, kodlama, robotlar, akıllı makinaların gündeme geldiği bu günlerde henüz üniversitelerde bile olmayan teknolojik donanım Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsünde yer alacak. Dünyada Endüstri 4.0 dönemine temel teşkil edecek olan ve ülkede henüz lise seviyesinde yaygın olmayan mekatronik eğitim ve öğrenimi konusunda Çanakkale, bu kampüsle öne çıkacak. Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kampüsünde 1 bodrum artı 3 kattan oluşan dersliklerin toplam alanı 7.450 metrekare olacak.  1 bodrum katı artı 4 kattan oluşan kız ve erkek öğrenci yurtları bulunacak. Kampüste ilk etap çalışmalarında; 1 idari bina, 2 adet 12 derslikli mekatronik dershanesi, 5 adet labrotuar, 190 kişilik konferans salonu, 1 adet kapalı spor salonu, 1 adet 250 kişilik kız öğrenci yurdu,  1 adet 250 kişilik erkek öğrenci yurdu, 1 adet seyir terası, spor alanları ve yeşil alanlar tamamlanacak.  İkinci etapta ise, 2 adet 12 derslikli mekatronik dershanesi, 5 adet laboratuvar, 1 adet uzay ve teknoloji merkezi, 1 adet 250 kişilik kız öğrenci yurdu, 1 adet 250 kişilik erkek öğrenci yurdu yükselecek.   
 
“ÇANAKKALE BÜYÜK ORANDA BİR LİG ATLAMA İDDİASINI ORTAYA KOYDU VE HAYATA GEÇİRDİ” 
 
Çanakkale’nin dışı gibi düşünülen, rüzgarın en sert hissedilen ancak kısa sürede en keyifli mekanlarından birisi olacağını düşündüğü bölgeye kampüsün inşa edileceğini belirten Milletvekili Bülent Turan açılışta yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Meclisin kapanmasıyla birlikte Çanakkale’nin ilçe- ilçe, belde- belde tüm yatırımlarına omuz vermek için, destek olmak için gece gündüz gayret ediyoruz. Memleketimiz için zaman zaman batının Hakkâri’si derlerdir. Ama son dönemde her ana başlıkta, sadece belli alanlarda değil, her ana başlıkta çok ciddi bir dönüşüm olduğunu hep birlikte görüyoruz. Son on gün içerisinde gümrük kapısı için Küçükkuyu- Midilli arası seferler için, hemen yukarısında kurvaziyer limanı özelliğine sahip Ayvacık Büyükhusun’da liman temeli attık. Lapseki’nin yat limanı iddiası şuan ÇED aşamasında. Gelibolu’da dört rampalı Limanımızın temellini attık. Denizle ilgili ciddi bir lig atlama iddiamız var. Sağlıkla ilgili tüm ilçelerimizin sorunlarını yatırdık ve çok büyük oranda çözüm bulduk. Üniversite hastanesi, devlet hastanesi, Lapseki hastanesini açtık. Biga hastanesini iki gün sonra açıyoruz, Çan’ın temelini atıyoruz,  Yenice bitmek üzere, Ezine, Ayvacık bitti. Tüm ilçelerimizin hastaneleri çok özel değerlendirildi. Artık Çanakkale’mizin insanı ekstra durumlar hariç başka illere tedaviye gitmiyorlar. Ulaşımla ilgili köprüyü söylemiyorum dahi geçiyorum, Eceabat- Gelibolu, Ayvacık- Küçükkuyu tünellerine başladık. Çalışmaları yoluna girdi bitim aşamasına geldi. Yollarla ilgili artık köy yollarını tartışıyoruz. Şunu demek istiyorum Çanakkale büyük oranda bir lig atlama iddiasını ortaya koydu ve hayata geçirdi. Ancak bunları yaparken tarımla ilgili özel gayretlerimiz oldu. Her alana teşvikimiz bir yana sadece Tarım Gıda Sanayi İhtisas Bölgesi, 8 bin kişinin istihdamı olacak yani bölgenin en büyük tarım yatırımı olacak. Bütün kamulaştırma işlemleri bitti, bütün planlama işleri bitti. Şimdi yer tahsis süreci başlıyor kış gelmeden inşallah temek atmaya başlayacağız. Troya 2018 gibi ekstra kültür faaliyetlerimizi bir yere bırakıyorum. Fakat bu bölge genç ve hareketli bir bölge. Eğitimin en özel alanlardan bir tanesi olması lazımdı, tüm hayır severleriyle devletiyle omuz omuza vererek çok büyük bir mesafe alındı. Sadece Çanakkale’de bu sene 28 tane yeni okul yapıyoruz. 28 yeni okul sadece bu sene yapıyoruz. Bu ciddi bir imkan Allah Devletimize zeval vermesin. Birliğimizi beraberliğimizi bozmasın, yatırımcılarımızla beraber daha nice yıllar gençlerimize hizmet imkanı bulalım. Bugün İçdaş’ımızın öncülük ettiği bu kampüsün çok fazla özellikleri var. yurdundan, fitnes salonuna kadar, eğitim salonlarından dershanelerine kadar çok farklı bir kampüsün temellerini atıyoruz. Yıllarca bu ülkede ideolojik kavgalara eğitim heba edildi. Yıllar önce bende okullardaydım, meslek liseleri kat sayı engeli ile önü kapanarak, Türkiye’de çırak eğitiminden imam eğitimine kadar bir çok alanda sıkıntı yaşandı. Biz araziyi geziyoruz, işsizlik talebi başka bir problem, işverenin derdi başka bir problem. O yüzden aradaki elemanların yetişmesi için büyük önem arz eden teknik liselerin uzun yıllar Türkiye’mizde kapatılmış olması, değişik sebeplerle geri bırakılmış olması, bedellerini bize bugün ödeten bir yanlış haline geldi. Bu engeller kaldırıldı ama. Şuan gördüğünüz lisemiz, sanayi bölgesi içerisinde uygulama ile teorinin bir arada olduğu çok özel bir konum haline geldi. O yüzden okul açmak keyifli ama teknik okul açmak ekstra keyifli diye düşünüyorum.”

12 Haziran 2018 Salı

Yeni lisenin temelleri atıldı!



Çanakkale-Bursa yolu üzerinde, Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi’nin yan bölgesine Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kampüsü’nün temelleri yapılan tören ile atıldı.
 
Çanakkale’ye, gelişmiş bir tesise sahip, yeni bir meslek ve teknik lisesi yapılıyor. Çanakkale-Bursa yolu üzerinde yer alan Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi’nin yanına konuşlandırılan yeni lisenin temelleri, bugün yapılan tören ile atıldı. 
 
Gerçekleştirilen törene Çanakkale Ak Parti Milletvekilleri Bülent Turan ve Ayhan Gider, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, İl Jandarma Komutanı Necmi İnce, İl Emniyet Müdürü Celal Sel, İl Milli Eğitim Müdürü Osman Özkan, İl Müftüsü Arif Gökçe, ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu, Ak Parti İl Başkanı Gültekin Yıldız, İÇDAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Naci Aslan, İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin, İÇDAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Aslan, GESTAŞ A.Ş. Genel Müdürü Volkan Uslu, Ak Parti 2’insi sıra milletvekili adayı Jülide İskenderoğlu, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı. 
 
Okulda yok yok Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kampüsü’nün iki binasında da olmak üzere 7 bin 450 metrekarelik derslikler, 3 bin 750 metrekarelik atölyeler spor salonu, 190’ar kişilik konferans salonu, 5 bin 750 metrekarelik 250’şer kişilik olmak üzere öğrenci yurtları, müzik ve resim derslikleri, atölyeler, 225 kişi oturma kapasiteli spor salonu, fitness salonu, fizik-kimya-biyoloji ve bilgisayar laboratuarları, teknoloji sınıfı, kütüphaneler ve yemekhaneler olacak.

11 Haziran 2018 Pazartesi

Londra'daki Tohum Merkezinin Benzerini Çanakkale'de Kuruyorlar



İÇDAŞ AŞ Tarım İşletmeleri Müdürü Turgut Odabaşı: "Merkez milli tohumlar konusunda da bilimsel araştırmalara öncülük edecek. Merkezin fiziki kapasitesi ve teknik donanımı gelecek yıllarda ihtiyaç duyulduğu anda ek yatırımlarla artırılacak. Tohum bankası Akdeniz Havzası'nda olası kuraklığa karşı Nuh'un Gemisi, yani geleceğimizin sigorta poliçesi olacak"
 
Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesinde faaliyet gösteren, Türkiye'nin ağır sanayi kuruluşlarından İÇDAŞ AŞ, Çanakkale'de tohum bankası kuracak. Yerli tohum üretimi için ilk etabı 8 milyon liraya mal olacak İÇDAŞ Tohum Bankası ve Islah Merkezi'nin inşaatına Biga ilçesinde başlandı.
 
Çanakkale'de hayata geçirilecek merkez, özel sektörün kuracağı ilk tohum gen bankası olma özelliğini taşıyacak. Şirketin Tarım İşletmeleri Müdürü Turgut Odabaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, proje kapsamında, dünyadaki 10 önemli tohum bankasının incelendiğini, Londra ve Amsterdam'daki iki merkezin örnek alındığını söyledi. İÇDAŞ Tohum Bankası ve Islah Merkezi'nin geçen yıl yürütülen çalışmaların sonucunda projelendirildiğini anlatan Odabaşı, Biga'da inşaatı süren merkezin tohumun zaman içinde tamamen millileşmesi için öncülük edeceğini dile getirdi.
 
Tesislerin ikinci ve üçüncü aşamasını tamamladıklarında sadece ülkenin değil, dünyanın en önemli tohum bankası ve ıslah merkezlerinden birine sahip olunacağını ifade eden Odabaşı, "Merkez milli tohumlar konusunda da bilimsel araştırmalara öncülük edecek. Merkezin fiziki kapasitesi ve teknik donanımı gelecek yıllarda ihtiyaç duyulduğu anda ek yatırımlarla artırılacak." dedi.
 
Bu çalışmanın şirketin "milli birlik" anlayışıyla projelendirildiğini vurgulayan Odabaşı, şöyle devam etti:
 
"Merkezimizde yüksek teknoloji donanımlı laboratuvarlar ve depolama ünitelerimiz olacak. Tohum korumak sanıldığından çok daha ciddi bir iştir. Sandığa konularak çeyiz gibi saklanamıyor. Depolama ünitelerimizin tohumların türüne göre iç ortamı minimum nem seviyesinde tutularak -20, -5 ve 5 derecelik farklı atmosferik koruma koşullarına sahip olacak. Böylece tohumlar sağlıklı ve uzun ömürlü şekilde saklanabilecek. Anadolu coğrafyası dünyanın en zengin gen varlığına sahip. Bu zenginliğimize sahip çıkmayı ve onu korumayı milli bir görev biliyoruz. Anadolu tohumlarını güvence altına alarak geliştirmeyi ve milli tarımımızı yabancı ülkelere bağımlılıktan kurtarmayı hedefliyoruz. Dünyadaki bitkilerin dörtte biri gelecek 50 yıl içinde yok olma tehlikesiyle karşı karşı. Bu nedenle tohum bankalarının önemi gün geçtikçe artmakta. Bunun için adeta zamana karşı bir yarış içindeyiz."
 
Odabaşı, "Tohum bankası Akdeniz Havzası'nda olası kuraklığa karşı Nuh'un Gemisi, yani geleceğimizin sigorta poliçesi olacaktır. Sebze, meyve, hububat, sera bitkileri ve diğer bitki varlığında kendi tohumlarımızın patentine sahip olmamızın stratejik açıdan Türkiye için hayati önem taşıdığına inanıyoruz." diye konuştu.
 
Anadolu'ya ait yerel tahıl, baklagil, sebze ve endüstri bitkileri tohumlarının toplanarak bu merkezde muhafaza edileceğini söyleyen Odabaşı, "Toplanan bu tohumlar sadece muhafaza için değil ülkemiz çiftçisi için ekonomik değere sahip tohumluk üretimi için kullanılacak." dedi.
 
Odabaşı, merkezin tam kapasiteyle ekim ayında hizmete girmesinin planlandığını da sözlerine ekledi.